Kimimiz geçmişle yaşanılmayacağını söylese de, geçmiş her
zaman için geleceğin aynasıdır ve yine geçmiş ders alınacak ibret
vesikaları ile doludur.”Onur, şahsiyet parayla kazanılmaz, bizim de tek
sermayemiz bu. 48 senedir tek bir çizik yok. ‘Kişi kendinden bilir işi’
derler. Konuşanlar önce aynaya baksın. Geçmişte neler yapmış ona
baksın, sonra konuşsun.İşte çocukluk yıllarımda ileriyi akılcı
sözleriyle dünden bugünü gören o sözleri kendime hayat felsefesi,pusla
yaptığım bir efsane amcamız daha Namaz Güney amcamız namı diğer Şiye
Namaz.Ve oğlu Alipaşa Güney amcamız.
Namaz dayı Bulanık insanı tarafından akıllı siyasetci her
bir sözü inci olarak bilinir.Bulanıklı büyüklerimiz tarafından sevilen
saygı duyulan bir büyüğümüz.Hoş sohbetlerine,şakayla karışık sözleriyle
taşı gediğine oturtmasına insanlar kulak misafiri olmak için Arslan
çeliğin kahvesinde masanın etrafına sanalyelerini çekerek canla başla
dinlerdi.İşte rahmetli babamdan dinlediğim Namaz dayı.
Bir gün Bulanıkta çok büyük fesatlık ve fitne
dolanıyormuş.Namaz dayıya sormuşlar.Ay Namaz dayı bu Bulanığın halı ne
olacak millet işini gücünü bırakmış ortalığı karıştırmaya insanları bir
birine düşürmeye başlamışlar.Sence bu adamlar ne yapmaya çalışıyor bu
işin sonu nereye gider.
Bunlarda Namaz dayının ağzından laf almaya çalışıyorlarki
bir fitnede bunlar çıkarsın bunun sözünü burdan alsın
dağıtsınlar. Namaz dayı ileriyi gören insanların beyninin içini okuyan
şeytana papucunu ters giydirecek kıvrak bir zekaya sahip bir
insan.Bakıyor bunlar düşünü gördüğü yerde oynaşını anlatıyor.Diyor
bakın.Ben o kadarını biliyorumki bu işin sonunun bir ucu Tavının oğlu
İskenderin evinin yukarısına gider yanı mezarlığa.Bir ucuda Elbeyinin
evinin yanına yani hapis haneye.Hakikaten zaman gösteriyorki o fitne
fesatlığın sonu Namaz dayının işaret ettiği adresleri buluyor.Biri
hapise düşüyor biri mezarlığa.Namaz dayının bu sözünden alınacak hisse
fesatlığın fitnenin kimseye fayda getirmeyeceği.İnsanların hayatları
boyunca aklıllarını ayaklarında değil başlarında gezdirmesi.
Namaz dayı 1925 de Bulanığa gelen kafkas göçmenlerindendir.O
dönemler Molla Halil daha söğütlü köyünde oturuyor kardeşi Molla Reşit
Bulanıkta.Molla Halil bakıyor kardeşi Bulanığa yerleşmiş diyor bende
Bulanığa yerleşeyim oda geliyor Bulanığa.Tabi Molla Halil bulanığa
geliyor diyor kendime biraz tarla alayım.Namaz dayınında napızarda
güzel bir tarlası varmış öz üzüne diyor vallahi ben bu tarlayı neder
neder Namazdan alırım çıkıp gidiyor Namaz dayı gile selam aleyküm
aleyküme selamdan sonra Molla Halil diyor ay Namaz gardaş ben senden
bir şey istemeye geldim.Molla Halilin tarla almakta olduğunu duyan
Namaz dayı işe uyanıyor başlıyor baştan daşı gediğine oturtmaya.Diyor
Mola Halil kirva namus hariç herşey sana gurban olsun söyle.
Molla Halil diyor ay Namaz kirva bilersen ben Söğütlüden
buraya yerleştim tarla alıyorum senin Napızardaki tarlayı çok beğendim
gelsene orayı bana satasın.Namaz dayı cevap veriyor eye Molla Halil ben
sana baştan dedim ya namus hariç sen ne istersen sana gurban olsun
Toprak bizim namusumuzdur.Molla Halil bu sözün karşında şoka giriyor
evinin yolunu tutuyor.
Namaz dayının bu inci gibi kıvrak zekasıyla söylediği söze
acaba hangimiz sahip çıka bildik.Sattık değerlerimizi temiz havamızı
şifalı sularımızı ahte vefa bilen dostlarımızı düştük büyük şehirlerin
yollarını yurt tuttuk kendimize.Etrafımız sanal insanlarla sahte
dostlarla arkadaşlarla doldu.Sokaklar egsoz kokusu esrarcılar gibi çek
babam çek ciğerlerine.Hastamı oldun arama ananın tarhana,kıkırtlı
sarımsaklı çorbasını iyleşirim diye hepisi orda kaldı.Namaz dayının
dediği gibi Toprağı namus bilmedinmi sonunda olacağı odur.Allaha
şükürler olsunki iyki böyle değerli büyüklerimizin sözlerini kulağıma
küpe yüreğime mıh gibi saplıyarak büyüdüm”Kör atı binip köndelen
gitmedim” her atttığım adımı bilerek attım.Yüce yaradan bu yaşa kadar
aklımız başımızda gezdirmeyi nasip etti inşallah bundan sonra
ayağımızda gezdirmez.
Benim en çok hoşuma giden arkadaş çevremede yeri geldiğinde
Namaz dayının bu inci sözüyle taşı gediğine oturtmam çok hoşlarına
gider.Gülmekten kırılmalara nede olur.
Bir gün Namaz dayı sobacı Nuru abiden eve güzel bir soba
alıyor.Hanımı Hallı halada eski sobayı kaldırıyor tandır damının bir
köşesine bırakıyor.Bu soba Namaz dayının kürt komşusunun dikkatini
çekiyor öz özüne diyor ben bu sobayı Namaz dayıya söyleyip alayım.Kürt
gidiyor Namaz dayının yanına diyor ay Namaz kirva soban hayırlı olsun
gelsene bu eski sobayı sen kullanmıyorsun bunu bana ver ben
kullanırım.Namaz dayı diyor yok bize lazımdı veremem.Kürt komşusu
bıdıllana bıdıllana çıkıp gidiyor.
Hallı hala diyor Namaz niye vermedin kürde ayıf oldu fakirdi
vereydin.Namaz dayı cevap veriyor gız sus men sobanın peşindeyemmi.Bu
kürde bu sobayı verdimmi gece gelecek galahtan yapmaları tezekleri,
çalacak işin yohtu onnan sora kürtten cencele düş.Bu sözü Bulanık
insanı tarafından bir efsane gibi dillerde dolana dolana bu güne kadar
gelmiş.
Ruhunuz sad melekler yoldaşınız mekanınız cennet olsun ay Hallı hala.Namaz dayı
ALINTIDIR
Konu: namaz güney hocamız 
Paz Ara. 27, 2009 11:46 pm
