CİDELİLER
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

CİDELİLER

SÖZDE DEĞİL ÖZDE DOSTLUK CİDELİLERİN BULUŞMA NOKTASI
 
AnasayfaKapıLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 KASTAMONU DOKUSUNU TAŞIYAN ŞAİR ALİ EMRE

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
ASİCİDELİ
Admin
ASİCİDELİ


Mesaj Sayısı : 1271
Kayıt tarihi : 18/06/08
Yaş : 53
Nerden : KADIKÖY

KASTAMONU DOKUSUNU TAŞIYAN ŞAİR ALİ EMRE Empty
MesajKonu: KASTAMONU DOKUSUNU TAŞIYAN ŞAİR ALİ EMRE   KASTAMONU DOKUSUNU TAŞIYAN ŞAİR ALİ EMRE I_icon_minitimeCuma Eyl. 19, 2008 11:00 am

Ozan OZANOĞLU
KASTAMONU DOKUSUNU TAŞIYAN BİR ŞAİR, ALİ EMRE
<table width=560><tr><td class=TEXT1 style="PADDING-RIGHT: 10px" colSpan=2>





Kastamonu, bağrından çıkan birçok sanatçının, kendinden uzakta, gurbette yaşamasına alışmış…



Öylesine yükü ağır bir şehir ki Kastamonu; bu yükü taşırken hiç şikâyet etmez, aksine göğsü kabarır, toprağının kokusunu iletir uzaktakilere.



O uzaktakiler de güçlü palamarlarla tutundukları iskelenin, her zaman çok yakınındadırlar aslında.



Kimi, tuvallere resmettikleriyle, kimi göz alıcı fotoğraflarla, kimi yazılarıyla, şiirleriyle yaşar; bu, yaşanası şehri.



Kastamonu’dan yetişen, ülkemizin edebiyat alanındaki usta kalemlerinden biri de, Ali Emre.



Mimar Sinan Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdikten sonra, hayata atılmış ancak edebiyattan hiçbir şekilde kopmamış ve giderek haklı yerini almış.



Edebiyatımızın geçmişinden bugününe kadar tüm alanlarında belleğinde var olan bilgi ve birikim, onu şiir ve yazı ile çıktığı yolda güçlü kılıyor.



Çünkü bu bilgi olmadan, kanalların açılması çok zorlu bir iştir.



Ne ki, bütün bu donanıma sahip olmadan şiir yazılmaz demiyoruz. Buna karşılık, ülkemizdeki şair yapısı, gelenekten üst düzeyde beslenen bir kimlik taşır.



Şair ve yazar bu donanıma sahip olmayınca kuşkusuz, sıkıntılarla karşılaşır.



İki şiir kitabının yanı sıra basıma hazır çok sayıda eseri bulunuyor Emre’nin…

Çeşitli edebiyat dergilerinde, gazetelerde yıllardan beri yer alıyor şiirleri ve yazılarıyla.

Bu yazıların birçoğu, Türk edebiyatının belli dönemlerine belge değeriyle ışık tutacak çalışmalar.



Bütün bunların dışında üzerinde durmak istediğimiz; Ali Emre’nin, şiirlerinde sürekli Kastamonu ile birlikte soluk alıp veren bir organik bağ içinde olması.



Şiirlerinin arasına dalıp gittiğinizde, Kastamonu sokaklarından tanıdık bir eski ev, Kastamonu insanlarından bildik bir mahalleliye rastlamanız mümkündür.



Şiirlerinde Kastamonu dokusunu taşır, Ali Emre.

İçerik anlamında beklemediğiniz bir yerde, bir sözcükle giriverir Kastamonu, şiire.

Kastamonu Ali Emre’nin şiirlerinde sokağından çeşmesine, kederinden sevincine, delisinden bilgesine kadar bütün çeşitliliği ile yer bulur.



Kastamonu’yu sadece doğduğu yer olarak görmez Emre. Onu kendi içinde her seferinde yeniden bulmaya çabalayan bir şairdir.



Tevatür pazarlık edenler, film afişleri, mendil işleyenler, kocamayan gelinler, metruk sokaklar, taş avlular… Ümmi bir urgancı ya da sesi şehre dağılan faytonlar. Bütün bunlar, şiirini insana dönük yazan şairin, ayaklarını yere sağlam basarak ilerlediğinin fotoğraflarıdır.



Kastamonu ise, Onun izini süren, nereye giderse gitsin yanından ayrılmayan ve şiirlerinde Ali Emre’den sadakat bekleyen bir şehirdir.



Çeşitli gazete ve dergilerde edebi incelemeler ve denemeler yazmayı sürdüren Ali Emre’nin “Kıyamet Mevsimleri” ve “Milyon Sesli Mızıka” adlı, yayımlanmış olan iki şiir kitabı Kastamonulu edebiyatseverlerin kitaplığında mutlaka yer almalı.

Üstelik yanın yören memleket türküleri” diyen şair, çalışkanlığı, üretkenliği ve edebiyat alanındaki yetkinliğiyle Kastamonu’nun yüzünü ağartmayı sürdürüyor.

Yazının vedasını, Ali Emre’nin “Kastamonu” şiiriyle yapmak, yazdıklarımıza biraz daha ışık tutacaktır sanırım.



KASTAMONU



Sokul bana.

Vadiye doluşmuş sert evlerin kenti bu.

Suya kanmış.

Yeşile doymuş.

Denizden ürküp kaçmış.

Eşiğinde öylece durmuş bozkırın,

Birbirine düşürmüş

Filinta gibi dağları.

Silahını çekip türkü söyletmiş

Zorla okumaya göndermiş çocuklarını,

Beklemiş…

Sonra öyle upuzun ağlamış,

Ta Üsküdar’a kadar…

Dönmeyince kimse, oturup barbut oynamış.

Hıncından boy atmış işte o zaman Candar, Ilgaz, İsfendiyar…



Kulesi bungun.

Hem dili hem aklı bir karış havada kalesinin.

Deresi yorgun.

Kaç saban demiri kırmış

Kaç kasnak ve kuşak,

Kaç yanık ezgi ve evliya nefesi…

Hem sonra eli uzdur gelininin: tirit, sarımsak, pirinç

Koyun koyunadır davul zurna, tekke türbe, halı kilim

Sepetçioğlu nara basar Kışla Caddesinde,

Dem tutar Yorgansız Hakkı,

Gönülde göveren bir kitaptır Ozanoğlu.



Sokul bana.

Beni tut.

Bu tiril tiril türküyü bir daha dinle

Bakınca içi görülen konuşkan çocukların kenti bu
</TD></TR></TABLE>
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://cideliler.yetkinforum.com
 
KASTAMONU DOKUSUNU TAŞIYAN ŞAİR ALİ EMRE
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» KASTAMONU............
» KASTAMONU..........
» kastamonu resimleri

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
CİDELİLER :: KASTAMONUDAN HABERLER-
Buraya geçin: