ASİCİDELİ
Admin
Mesaj Sayısı : 1271
Kayıt tarihi : 18/06/08
Yaş : 53
Nerden : KADIKÖY
 |  Konu: KASTAMONU SOKAKLARINDA GEZERKEN  Çarş. Eyl. 09, 2009 11:47 am | |
| Cebrail KELEŞ|
<table width=560><tr><td class=TEXT1 style="PADDING-RIGHT: 10px" colSpan=2>YAZIYLA İLGİLİ FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ
Kastamonu sokaklarında, elimde makine dolanılır dururum. Bazen bir kelebek çıkar önüme bazen bir serçe, bazen de geçen salı pazarında satılan boyalı civcivler.
Çocuklar sokağa çıkarmışlar civcivleri gezsinler diye. Kanatları boyadan kurtulmuş, bembeyaz uzayan kanatlarıyla civcivler keyifle eşiniyorlardı.
Cumartesi pazarına uğramadan olmaz. Bakalım üretici pazarında ilginç bir şey gelmiş mi. Eski Belediye binasının arasında şu anda tadilatı süren Yanık Han’ın karşısındaki bir sokakta bir bina dikkatimi çekiyor. Altı Pazar üstü tarihi eser. Kim bilir bu binanın ne gibi bir hikâyesi var.Keşke bir bilen olsa da anlatsa.
Pazar her zamanki gibi. Sadece ramazan ve sıcak olması nedeniyle biraz durgun görünüyor. Tabi ay sonu olması da buna katkıda bulunmuş.
Köylü pazarında bal alana üstündeki arılar bonus olarak veriliyor. Kilo 15TL.Petek üstüne yapışan ve bırakmayan arılar ise müessesenin hediyesi.
Saçak mantarı iyice gözden düşmüş. Kilo 1,5 pazarlıkla 1TL.
Duvar dibinde bir horoz var. Sıcaktan bunalmış bekliyor.15TL.Satılmazsa birkaç gün daha yaşayacak.
Balık tezgâhları kapalı sadece biri açık. Sinop İnebolu Karadeniz balıkları tezgâhta bekliyor. Palamut tane 7,5TL bana biraz pahalı geldi. Somon kilosu 10TL,istavrit 5TL,tezgâhın en pahalı balığı Barbun kilo 20TL.
Pazardan çıkıp soluğu bakırcılar çarşısında alıyorum. Kırk yılın kalaycı ustası Raşit YAZICI ocağı, ateşi yakmış koca bir kazanı kalaylıyordu. Hemen atlıyorum dükkânın içine fotoğraf çekiyorum. Etraftaki diğer esnaf arkadaşları ünlü olacaksın gülümse diye takılıyorlar. Raşit usta hiç bozmadan işine devam ediyor.
Nasrullahta soluk alıp serin suyuyla yüzümü yıkıyorum. Bir nenem bankta, gölgede yer bulamamış oturmuş kaldırımın köşesine önünde bastonu birilerini bekliyor.
Meydana gelince serin çimlerin davetine dayanamayıp kendini onun koynuna atan bir vatandaşımızı görüyorum. Serin çimlerin üstünde, gölgede evinden daha rahat bir uyku çekiyordu.
Münire Medresesinde sofra bezleri geleneksel yöntemlerle halka açık olarak hemen oracıkta üretiliyordu. Gelen ziyaretçilerin çok ilgisini çeken bu uygulamayı bende ilgiyle ve zevkle izledim. Kökboyanın ahşap kalıba alınışı, el ile kumaşa basılması çok güzeldi. Herkese tavsiye ederim. Müthiş güzel bir görsel şölen.
Bu günlük bu kadar yeter diyor pide kuyruğunda olağan mücadelem için yola düşüyorum.
Çınar ağaçlarının gölgesine sığınıp eve doğru yürürken Karaçomak güneşten yansıyan ışıklarıyla, nazlı nazlı akan şırıltısıyla bana eşlik ediyordu.
Seviyorum ben bu şehri..
ALINTIDIR</TD></TR></TABLE> |
| |
|
